CHP Buca'daki kavgada ismi geçmişti: O ilçe yöneticisi istifa etti!
EGEPOSTASI – Geçtiğimiz ay yapılan CHP Buca İlçe Yönetim Kurulu Toplantısı’nda çıkan yumruklu kavga nedeniyle İlçe Yöneticileri Elif Hasdoğan Taşkıran, Cemal Yıldızeli ve Ali İhsan Yıldız CHP İzmir İl Başkanlığı tarafından İl Disiplin Kurulu'na sevk edilmişti.
Disiplin süreci devam ederken konuyla ilgili yeni bir gelişme yaşandı. Disipline gönderilen isimlerden Elif Hasdoğan Taşkıran, ilçe yönetim kurulu üyeliğinden istifa etti. Taşkıran istifa kararını sosyal medya hesabından yazılı bir açıklamayla duyurdu.
"DAHA NE KADAR BEKLEMEM GEREKİYORDU?"
Taşkıran, açıklamasında toplantıda çıkan kavgada yumruklaşma ve küfürleşmelerin yaşanmasına ve kendisinin de darp edilmesine rağmen olayla ilgili herhangi bir işlemin yapılmayıp, olayın üstünün kapatılmaya çalışıldığını öne sürerek eleştirilerde bulundu. Taşkıran, "Yaşanan olayın üzerinden günler geçmesine rağmen feodalite baskın çıkmıştır ve herhangi bir karar alınmamıştır. Peki hani adaletiniz, bu konuyla ilgili karar verilmesi için daha ne kadar beklemem gerekiyordu?" ifadelerini kullandı.
'GÜVEN KILIÇ' İDDİASI
Taşkıran ayrıca geçtiğimiz aylarda bir başka ilçe yöneticisi ve Buca Belediyesi çalışanı Güven Kılıç'ın, İlçe Başkanı Hacer Taş Gültepe'ye sözlü ve fiziksel saldırıda bulunduğu iddialarına da değindi. Taşkıran, Kılıç'la Gültepe arasında yaşandığı öne sürülen tartışmayla ilgili İl Disiplin Kurulu'ndan 'Fiziksel saldırı ve şahıslara küfür yoktur' kararının çıkmasına rağmen, Gültepe'nin Kılıç'la ilgili tuttuğu tutanağı Buca Belediyesi'ne göndererek, Kılıç'ın işten çıkarılmasına neden olduğunu iddia etti.
Taşkıran’ın açıklamasının tamamı şu şekilde:
“Cumhuriyet Halk Partisi Buca İlçe Başkanlığı Yönetim Kurulu üyeliğimden bugün itibariyle istifa ettiğimi kamuoyunun bilgisine sunarım.
Dilekçemi de İlçe Başkanlığı'na teslim ettim.
Yapacağım açıklamaların partimi tartıştırmak için değil, partimin kurumsal kimliğini ve adını şahsi hedef ve hırsları yüzünden zedeleyenlerin bir nebze de olsa önüne geçebilmek için olduğunu belirtmek isterim.
17.05.2022 tarihinde yaşanan olayın üzerinden günler geçmesine rağmen feodalite baskın çıkmıştır ve herhangi bir karar alınmamıştır.
İlçe yönetim kurulu üyesi olarak ilk günden bugüne dek siyaset üretme çabası içinde oldum. Partimin menfaatleri ve örgütümüzün sesi olabilmek için verdiğim mücadele dışında, kendim,ailem ya da yakınlarım için hiçbir ekonomik talebim olmadı. Bulunduğum görevi kendi menfaat ve çıkarlarım doğrultusunda kullanmadım. Tehdit ve şantaj aracı olarak görmedim, kapalı kapılar ardında pazarlıklar yapmadım.
Örgütün emanetinin hor kullanılmamasını, seçim sürecinde insanların bulundukları makam ve mevkileri sadece kendi ikballeri ıçın kullanmamasını, sen ben bizim oğlan edebiyatıyla örgütün dizayn edilmesini, mahalle delege seçimlerini kontrol altına alabilmek adına yığma üyeliklerin yapılmasını, sığ ekip siyaset anlayışıyla ilçemizdeki örgüt emekçilerinin bir kenara konup başka ilçelerden insanların belediyede istihdam edilmesini dert ettim. Dert ettim de ne oldu?
Bir insan olarak (manipüle edenlere söylüyorum) sizin dediğiniz gibi olsun kavganın arasında kalayım, gerçi o şahıs koluma vururken karşısında kim olduğunu biliyordu, koluma darbe aldım 2 parmağım şişti darp raporum var. Peki hani adaletiniz, bu konuyla ilgili karar verilmesi için daha ne kadar beklemem gerekiyordu?
Yönetim Kurulu Üyesi Güven Kılıç arkadaşım ile İlçe Başkanı arasında yaşandığı idda edilen, ancak İl Yönetimi'nin olusturduğu komisyon raporuna ve İl Disiplin Kurulu'nun kararına göre 'Fiziksel saldırı ve şahıslara küfür yoktur' kararının çıktığı süreçte AKP medyasına servis edenler, şiddete hayır diyerek tepkisini ortaya koyanlar neredesiniz?
Daha fenası ise Cumhuriyet Halk Partisi Buca İlçe Başkanı tarafından siyasi tarihte görülmemiş bir sekilde Güven Kılıç'la ilgili tutulan tutanağı Buca Belediyesi'ne teslim edildiği resmi olarak Buca Belediyesi tarafından verilen evrakta beyan edilmesine, ilçe yöneticisinin işten atılmasına sebep olunduğu çok açıkken sessiz kalanlar neredesiniz? Soruyorum bütün bunlar yaşanırken seçime gitmiyor muyduk?
Peki bana neden "Elife hanım gündeme almadık, daha önemli konular var seçime gidiyoruz" deniyor. Bugün bizlerin başına gelenler yarın sizlerin de başına gelebilir. Birilerinin ekibi olup her yanlışa doğru deyince mi haksızlık yapılmayacak?
Sonuç olarak sabırla bekledim, o zaman da söyledim şimdi de söylüyorum. Önce olaya karışanlarla ilgili, sonra da benimle ile ilgili gereğini yapabilirsiniz. Fakat kimseyi kollamadan, başta onca yaşanana rağmen tüzüğü ihlal edip tutanak tutmayan İlçe Başkanı olmak üzere,sadece kendi kendine küfür edeni degil, bizzat kavgaya girenlerin hepsinin disipline verilmesi gerekiyordu.
Kimseyle sulh olmadığımı buradan açıkça belirtiyorum.
Hemen Aşağıdaki Formu Doldur İlk Yorumu Sen Yap !