EGEPOSTASI- CHP Çiğli İlçe Başkanı Mert Özcan, Büyükİzmir TV’de yayınlanan, 10. Köy programında gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu. 

 Harmandalı Katı Atık Tesisi’nin  Çiğli ilçesi Harmandalı Mahallesi sınırları içerisinde yer alan ve uzun süredir yaşanan doğal felaketler ile birlikte oluşan toprak kayması ve yarıkları etkilediği Çiğli Kent Konseyi çalıştayı sonrası ortaya çıkmıştı. 

HARMANDALI İÇİN ÇAĞRI: ÇÖP ÇİĞLİ’NİN KADERİ OLMASIN 

Katı Atık Tesisi’nin yetersiz kaldığını ve yeni tesislerin açılması gerektiğini vurgulayan CHP’li Mert Özcan, ‘’Büyükşehirlerde çöp toplama alanlarının olması gerekiyor ama Çiğli’de 30 yıl önce kurulmuş olan tesisin üzerine yeni tesislerin açılmaması ve nüfusun hızla artmasıyla bugün geldiğimiz nokta Harmandalı’yı tehdit ediyor. Özellikle bu dönem çok yakın bir zamanda olan meydana gelen heyelandan ötürü Çiğli Belediyesi ve Büyükşehir bu işin üzerine daha çok gitmeye başladı. Çok büyük bir risk teşkil ediyor. Bizde muhtarımızla birlikte defalarca görüşüp bir çok ziyarette bulunduk. Bu dönem kurulan Çiğli Kent Konseyinin ilk işi bu kayan yaraya el atmak oldu. Bir çalıştay düzenlendi ve bir sonuç bildirgesi açıklandı. Bu tesisin bir an önce kapatılması ve yeni tesislerin açılması gerekiyor. Bu işe sadece belediyelerin değil merkezi hükümetinde el atması gerekiyor. Burada İzmir bir çok engellemelerle karşılaşıyor. Türkiye’nin cenneti İzmir’e sahip çıkılması gerekiyor. Orada mağdur olan vatandaşlar için o bölge afet bölgesi ilan edilmeli.  Çöplerin artık Çiğli’ye gelmemesi gerekiyor bu Çiğli’nin kaderi olmamalı'' dedi. 

İZMİR CEZALANDIRILIYOR 

Çiğli’nin yatırım anlamında pozitif ayrımcılık görmesi gerektiğini vurgulayan CHP’li Özcan, ‘’İzmir bu konuda cezalandırılıyor. Bir çok proje reddediliyor. Binali Yıldırım’ın aday olduğunda verdiği vaatlerin hiçbiri yapılmadı. Sen bize oy verirsen projeyi gerçekleştiririz dediler. Sanki İzmir Türkiye’nin bir parçası değilmiş gibi hak etmediği bir karşılığı alıyor. Bu ayrımcılık iktidarın tabiatında var zaten. Her anlamda kutuplaştırma yapılıyor’’ ifadelerine yer verdi. 

AK PARTİLİLERİN ARTIK EVLERE GİDECEK YÜZÜ KALMADI

CHP Çiğli’de yapılan saha çalışmalarından bahseden Mert Özcan, ‘’Öbek çalışması 2018 yılından beri uygulanıyor. Biz İzmir’de son 6 aydır öbek çalışmasına önem veriyoruz. İnsanlara temas ediyoruz ve halk size tanıyor. Öbekte amacımız kararsız seçmenlere ulaşmak ve onların sorunlarını dinlemek. Parti çalışma sistemimizi belirliyor ve bu sistem ile çalıştığımızda daha da başarılı oluyoruz. Esnaf ziyaretlerimizi gerçekleştiriyoruz ve kendimize hedefler koyuyoruz. Biz alandayız ve görüyoruz ki insanların evlerine ekonomiden dolayı ateş düşmüş. AK Partililerin artık evlere gidecek yüzü de kalmamış. Biz il başkanlığımızın koordinatörlüğünde bazı ilçelere alan çalışmasına gittik. Bize bir sorumluluk verdiler ve o bölgede arkadaşlarımızla alana çıktık. Biz insanlara CHP’den geldiğimizi söylediğimizde insanlar bizi dinmliyor ve bir umut olduğumuzun farkındalar. Ben AK Parti’ye oy veriyorum siz gelmeyin ve size dinlemek istemiyorum diyen insanlarla karşılaşmıyoruz artık’’ dedi. 

SERBEST PİYASA DİYEREK İNSANLARIN BOĞAZINA BİNDİLER 

Ülkenin içinde olduğu derin ekonomik krizin vatandaşlar üzerindeki etkilerini anlatan CHP’li Mert Özcan, ‘’Esnafın, öğrencilerin, çalışanların işi çok zor. Asgari ücret konuşuluyor ve beklenti olarak 7 bin 885 TL olarak açıklandı. bu kimin beklentisi? Siz bu anketleri kime yapıyorsunuz? Asgari ücretin konuşulduğu günden bugüne enflasyon bence yüzde 300 oldu. Markete gitmiyorlar mı? Asgari ücret 10 bin lira bile olsa enfasyon karşısında pul olacak. Bir takipsizlik var ve kontrol edemiyorlar. Serbest piyasa diyerek insanların boğazlarına iniyorlar. Bu hafta engelliler haftasıydı. Türkiye nüfusunun yüzde 7’sini engelli vatandaşlar oluşturuyor. Engelliler mevcut iktidar tarafından da gerçek anlamda haklarını alamamış kişiler. SMA hastası çocuklarımız var ve devlet yardım etmiyor. Dünyada 7 ülke SMA hastası çocukların ilaçlarını veriyor ama bizim ülkemizde aileler destek alamadıkları için stant açıyor. Ciddi sorunlar var ve biz CHP’nin engellilerle ilgili tasarladığı projeleri aktarma fırsatı bulduk. Onların bizden bir isteği olup olmadığını sormak ve onlara nefes aldırmak  için bir toplantı gerçekleştirdik’’ ifadelerine yer verdi. 

Çiğli’de Millet İttifakı’nın uyum içerisinde olduğunu belirten Özcan, ‘’İYİ Parti’nin geçtiğimiz günlerde kongresi olmuştu orada da katılım sağladık. Belediye Başkanımız da Millet İttifakı’nın belediye başkanı olarak destek veriyor. Başkanımız örgütlerden geldi ve o da bizim gibi zamanında sahada çalıştığı için bizim sorunlarımızı da biliyor. Sandık görevlilerimizi daha ilk günlerden belirledik’’ dedi. 

‘İL BAŞKANI DıŞARIDAN DEĞİL, YÖNETİM İÇERİSİNDEN OLMALI’  

CHP İzmir’de günlerdir tartışılan dışarıdan il başkanı atama iddiasını değerlendiren CHP’li Özcan, ‘’Partimizin bir tüzüğü var, parti içerisinde de seçildiği için aslında halkın oyları ile gelmiş olarak kabul ediliyor. İl başkanımızla uyumlu çalışıyoruz. Disiplinli, sistemli ve ulaşılabilir yönetim ile çalıştım. Bu dönemde bizim bir memnuniyetsizliğimiz olmadı. Dışarıdan atanacak bir il başkanı ihtiyacı duyulursa, bugün uzun süredir tecrübeli il başkanımız ve içerisinde yıllardır emek veren donanımlı arkadaşlarımız var. Bana sorulsaydı  ben mutlaka tüzüğün işlemesi ve o 30 arkadaşımızın bir arkadaşı seçebilirdi. Bu arkadaşlarımzın hepsi artık usta. Bugün il başkanı atanırsa ilçelerle tanışması 2-3 ayı bulacak ama kapıda seçim var. Her gelen başkanın kendine göre bir yoğurt yiyişi olacak. Ben Mert Özcan olarak içeriden bir arkadaşımızın il başkanı olması gerekiyor. Dışarıda konuşulan arkadaşlar kadar yetenekli arkadaşlarımız var. Genel Başkan Yardımcımız Oğuz Kaan Salıcı her topalntıda, ‘ilçe başkanları bu partinin hamallarıdır’ der. Gerçekten ilçe başkanları partinin hamalları ve biz bu partinin hamalı olmaktan gurur duyuyoruz. Üzerimizde il başkanı var ama Çiğli’nin dengelerini bilen benim, Karşıyaka’yı bilen oranın ilçe başkanı. İzmir’in sorunlarını bilen arkadaşlarımız ortak fikir çıkarabilirler. Bugün il başkanımız varken bunu tartıuşma lüksümüz olmadı. İl başkanımız gerçekten milletvekili olma konusunda kararlıysa, bu konuşulan diğer aktörler kadar ilçe başkanlarının da bu işin içinde olması gerekiyor’’ dedi. 

ÜYE REFORMU İLE ÖN SEÇİM YAPILMALI